• Anasayfa
  • Kurumsal
    • Hakkımızda
    • Vizyonumuz – Misyonumuz
    • Başkanın Mesajı
    • Galeri
    • İGEF Sürdürülebilirlik Taahhüdü
    • Geri Bildirim ve Öneri Formu
  • Etkinlikler
  • Ziyaretçiler
  • Katılımcılar
  • Haberler
  • İletişim
TR
ENAR

SARIKAMIŞ ŞEHİTLERİMİZİN, TEÇHİZAT VE EKİPMANLARI YETERLİ OLSAYDI, ALLAHUEKBER DAĞLARI’NDA 90.000 ASKERİMİZİ ŞEHİT VERMEZDİK

Tarihin en acı dolu sayfalarından biri, 1914 yılının soğuk Aralık günlerinde Sarıkamış’ta yazıldı. Osmanlı Devleti, I. Dünya Savaşı’nın Kafkasya Cephesi’nde Ruslara karşı yürüttüğü harekât sırasında yaklaşık 90.000 vatan evladını, kurşun yemeden, donarak kaybetti. Bu felaketin en önemli sebeplerinden biri ise, askerlerimizin yeterli teçhizat, kışlık kıyafet, erzak ve lojistik destekten yoksun bir şekilde cepheye sevk edilmesiydi.

Savaş Değil, Soğuk Öldürdü

Sarıkamış Harekâtı’nın amacı, Rus ordusunu kuşatmak ve Doğu Anadolu’yu işgalden kurtarmaktı. Ancak bu stratejik plan, kış koşullarının ve zorlu coğrafyanın ciddiyeti göz ardı edilerek hazırlandı. Askerlerimizin büyük bir kısmı yazlık üniformalar içinde, ince çarıklarla, metrelerce karla kaplı Allahuekber Dağları’nı aşmaya zorlandı. Hava sıcaklığının -30 derecelere kadar düştüğü bu bölge, hazırlıksız askerler için bir ölüm tuzağına dönüştü. Donanım eksikliği, iletişim kopuklukları ve yanlış sevkiyatlarla birleşince, kayıplar kaçınılmaz oldu.

Eğer Yeterli Teçhizat ve Ekipman Olsaydı…

Askerlerimiz yeterli techizata ve ekipmanlara, sahip olsaydı, bu kadar büyük bir kayıp yaşanmayabilirdi. Lojistik destek günün şartlarında düzgün sağlanabilse ve cephenin ihtiyaçları zamanında karşılanabilseydi, harekâtın seyri değişebilir ve zaferle sonuçlanabilirdi can kayıplarının büyük bölümü önlenebilirdi. Bu durum, savaşın sadece askerle değil; planlama, lojistik ve teknolojiyle de kazanıldığını bize bir kez daha gösteriyor.

Bir İhmalin Bedeli: 90.000 Can

Sarıkamış’ta yaşananlar sadece bir savaş stratejisinin değil, aynı zamanda ihmalkârlığın, iletişimsizliğin ve donanımsızlığın nelere mal olabileceğinin kanıtıdır. Vatan uğruna can veren o yiğitlerimiz, kurşunla değil, açlık ve soğukla mücadele ederek şehit oldular. Bu gerçek, yürekleri burkmakla kalmıyor; aynı zamanda tarihimize düşülmüş ibretlik bir not olarak duruyor.

Sonuç: Hatırlamak ve Ders Almak

Sarıkamış şehitlerimiz, bize sadece kahramanlıklarıyla değil, yaşadıkları trajediyle de miras bıraktılar. Onların hatırasını yaşatmak, sadece anmakla değil, o acıların bir daha yaşanmaması için ders çıkarmakla mümkündür. Bugün Türk Silahlı Kuvvetleri’nin donanım ve lojistik açısından geldiği nokta, o geçmiş acıların unutulmamasışının bir sonucudur.

Unutmayalım: Eğer o gün askerlerimiz teçhizat ve ekipman açısından, o günün şartlarında donanımlı olsaydı, Allahuekber Dağları, toplu bir mezar değil; zaferin adı olabilirdi. Bahsekonu teçhizat ve ekipman üreticileri de zaferin gizli kahramanlarından olabilirdi.
Bugün ülkemizin teçhizat ve ekipman acısından gelmiş olduğu gelmiş olduğu durum, şüphesiz geçmişten ders alan iradenin destekleriyle ve vatan aşkı ile gece gündüz demeden çalışan ve üreten gizli kahramanlarımızdır.

Ruhları şad, mekânları cennet olsun.

İGEF Yönetim Kurulu

Destekleyenler

Mebusevleri Mahallesi
Ayten Sokak No: 5/8 Çankaya / Ankara

+90 541 499 34 94
igef@igef.com.tr

© 2024 – İGEF ULUSLARARASI İÇ GÜVENLİK EKİPMANLARI FUARI